Bu şehir çoooook acayip… Çayır çimen gezersin, müzelere bakarsın, dağa tırmanırsın, yaylaya çıkarsın, türbeleri ziyaret edersin, kaplıcada şifa ararsın ama Meteor çukuruna ne demeli? Ya da Nuh’un gemisinin izi dedikleri yer de ne ola? Dünya adım adım gezilse, meteor çukuru veya Nuh’un gemisinin izine başka yerde rastlanır mı ki? Gökyüzüne uzanan heybetli dağı ve merak uyandırıcı yerleriyle Türkiye’nin en güzel şehirlerinden biri, Ağrı…
AĞRI ADI NEREDEN GELİYOR?
Şehir tarih boyunca farklı medeniyetlerin egemenliğinde farklı isimlerle anılmıştır. Osmanlı döneminde Şorbulak olarak adlandırılan il, Ermeniler zamanında Karakilise olarak değiştirilmiş ve Kazım Karabekir Paşa zamanında Karaköse diye adlandırılmıştır. Nuh Tufanı ile ilgisinden dolayı Tevrat’ta adı geçen Ararat Dağı ve ülkesinin, Ağrı ve çevresinin olduğu düşünülmesi sebebiyle Ağrı’ya batılılar tarafından Ararat da denilmektedir. Günümüzde ise; 5165 metre yüksekliğiyle Türkiye’nin en büyük dağı olan Ağrı Dağı’ndan dolayı şehrin Ağrı ismini aldığı düşünülmektedir.
NUH'UN GEMİSİNİN İZİ
Şüphesiz Ağrı’nın, belki de Türkiye’nin en önemli değerlerinden biri Nuh’un Gemisinin İzi’dir. Türkiye-İran transit yoluna 3,5 km. uzaklıkta, Ağrı Dağı'nın güneyinde Telçeker ile Meşar köyleri arasında yer alan doğal anıt statüsündeki bu yer; gemiye benzer bir siluettedir. Geminin izinin kuş bakışı görülebilecek şekilde yapılmış bir kafeterya da mevcuttur. Araştırmacılar, büyük tufandan sonra Nuh'un gemisinin buraya oturduğu yönündeki iddiaları araştırmak ve kutsal geminin kalıntılarını bulmak için birçok çalışma yapmışlardır. Kültür Bakanlığı gemi kütlesine benzeyen bu jeomorfolojik yapının "Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlığı" özelliği taşıması münasebetiyle 1987'de 3657 sayılı kararı ile burayı doğal SİT alanı ilan etmiştir.
METEOR ÇUKURU
Doğubayazıt şehrinin 35 km. doğusunda, Gürbulak Gümrük Kapısı’nın 2 km. kuzeydoğusunda yer alan meteor çukuru, Alaska'daki meteor çukurundan sonra dünyanın 2. büyük göktaşı çukurudur. 1892 yılında alana bir göktaşının düştüğü ve bu çukuru açtığı düşünülmektedir. Hatta çukurun oluşma anında büyük bir sarsıntı hissedildiği ve o gün suların bulanık aktığı rivayet edilmektedir. Derinliği 60 m.yi ve çapı da 35 m.yi bulan çukurun korunması, ziyaretçilerin daha keyifli vakit geçirebilmesi için çukuru da kapsayacak bir park alanı yapılması planlanmaktadır.
AĞRI MUTFAĞI
Ağızda dağılan lezzetleriyle insanı mest eden Ağrı’nın bin bir çeşit yemeği bulunmakta. Bu lezzetler içinde adını sanını herkese duyurmuş olanları; murtuğa, çiriş ketesi, halise, ayranaşı, yalancı köfte, hasude, pişi(bişi) erdek, kete, kuymak, erişte, hengel, haşıl, beyaz bal, alabalık ve selekeli (saç kavurma) olarak sıralamak mümkün. Sizler için seçtiğimiz lezzet tam ağzınıza layık Abdigör Köftesi…
ABDİGÖR KÖFTESİ
Malzemeler; Kemiksiz kuzu, oğlak veya dana eti, soğan ve baharat.
Yapılışı; Taze et dövülerek hamur haline getirilir, baharatla yoğrulur köfte yapılır. İnce doğranmış soğanlar suda tuzla birlikte kaynatılır, kaynayan suya köfteler atılır. Piştikten sonra bir saat kadar dinlendirilen köfteler, pilav üzerine konularak servis yapılır. Afiyet olsun…
AĞRI HATIRASI
Şehirden ayrılırken alınabilecek en meşhur hediyelikler halı ve kilim çeşitleridir. Bunların yanı sıra kazak, keçe ve çorap gibi el sanatları da bulmak mümkün. Ağzınızda bıraktığı tatla size şehri hatırlatacak bir lezzet isterseniz otlu peynir veya Ağrı balını da tercih edebilirsiniz.
NOTUNUZU ALMAYI UNUTMAYIN!
Şehre ismini veren, heybetiyle büyüleyen ve karın hiç eksik olmadığı Ağrı Dağı’na çıkmadan ya da en azından doğa yürüyüşü yapmadan; Kuş Gözlem Alanı’nda kuşları izlemeden; Meya ve Buz mağarasını görmeden; Aladağlar, Sinek, Mirgemir, Çakmak, Davul, Kraktin, Pani ve Katavin Yaylasına çıkmadan; Kayak merkezinde kaymadan; Diyadin Kaplıcalarına girmeden, Ahmed-i Hani Türbesi’ni ziyaret etmeden, İshak Paşa Sarayı’nı gezmeden DÖNMEYİN…
AĞRILI ÜNLÜLERİMİZ
Salih Kalyon – Burhan Çaçan – Erol Parlak.
Hazırlayan: Soner KARTAL – İrem MERT
TÜRKİYE’Yİ GEZİYORUZ/AĞRI
